Sinan Akyüz - AŞK BAŞKA EVDE Kitap Yorumu

Kitap Adı: Aşk Başka Evde

Yazar Adı: Sinan Akyüz

Yayınevi: Alfa Yayınları

Goodreads Puanı: 2,44

Bizim Puanımız: 3

Tanıtım Bülteninden:

      Aşk ecel gibidir, geldi mi kaçamazsın…

   "… Herkes annesinin, babasının biricik kızıdır. Hiç kimse bir gün metres olabileceğini aklına dahi getirmez. Kader mi bu hale getirir, aptallık mı, yoksa aşk mı bilinmez ama metres olmak büyük bir yüktür, taşınması güç bir etikettir. Mutluluktan çok acıdır. Bir kadın bunu ancak metres olduğunda anlar…"

   Genç ve güzel Eylül bir gün aşkı bulduğunda bunun hayatının en büyük sınavı olacağını hiç düşünmemişti. Saruhan, aşkın peşinden giderken yeniden hayallerini bulduğunu ve yeniden kendi olduğunu fark ettiğinde bir seçim yapmak zorunda olacağını hiç tahmin edememişti. Bir fotoğrafla tüm mutluluğu elinden alınan Asuman ise aşkı nerede bıraktığını hiç bilememişti: "Herkesin başına gelebileceğini ama benim başıma böyle bir şeyin gelmeyeceğini düşünmüştüm. Meğerse ne kadar aptal bir düşünceymiş bu."

Bizim Yorumumuz: 

      İlk olarak şunu belirtmek istiyoruz; bu kitabı okuyacaksanız sinirlenmeye hazır olun! Çünkü bir kadın olarak sinir olacağınız garanti!

     Gelelim kitaba. Spoiler vermeden anlaytayım kısaca. Tanıtım bülteninden de anlaşılacağı gibi iki kadın ve bir adamdan oluşan bir hikaye okuyoruz. Üçünün birden hislerini okurken üçüne de hak vermeden edemiyoruz. Klasik bir aldatma ve metres hikayesi aslında. Ama yazarın anlatımı olayı okutuyor. (Gerçi burada Eda benimle aynı fikirde değil. O anlatımın daha güçlü olabileceğini savunuyor.) 

     

 Esas kız, esas adamla tanışır. Esas adam diyorum çünkü adam 44 yaşında. Netice itibari ile birbirlerine aşık olurlar. Çok güzel değil mi? Yanılıyorsunuz, güzel değil. Berbat! Çünkü kızımıza yazan adam evli ve üç çocuk babası.

     Ben de bu satırlardan sonra film koptu. Sürekli bir beklenti ve şok içindeydiz. Bizi en çok şoka sokan kızın arkadaşlarının acınası hayatlarıydı. Ardından da metresin ve eşin verdiği tepkilerdi. Adamın tepkilerini hiç hesaba katmıyoruz. Çünkü erkek işte, ondan istenmeyen ama beklenen şeyler yaptı.

    

    Sonuç ne mi? Elbette söylemeyeceğiz. Okuyup görün, çünkü okunması gereken bir kitaptı. Hele de araya katılan radyo dinletilerindeki kadın erkek ilişkilerinin irdelenmesinden ben büyük keyif aldım. Kaç kez hak verdim yazara saymadım. Sırf bunlar için bile olsa bu kitap okunur. Gözün açılsın diye bile okuyabilirsin bu kitabı. :))    Ama zaten çok kıskanç ve güvensizsen sakın okuma bu kitabı! Zira bir damla kuşku ile sinsice yayılıyor kanına! :) :) 

    

      Bizce bu kitabın kapağında "Dikkat kendini ezdirmeyi seven kadınlar çıkabilir" diye bir uyarı olmalıydı!

     Netice itibari ile ben kitabı sevdim, Eda sevmedi, ama ikimizde iki günde bitiriverdik. Dili akıcıydı, Sinan Akyüz zaten sevdiğimiz bir kalemdi. Kitap güzel, mevzu kötüydü. Ama yine de okunması ve de ders çıkarılması gereken bir kitaptı. 

Son bir uyarı: Aman dikkat! Bu kitabı okuduktan sonra erkek milletinden nefret edebilirsiniz! Ama asıl dikkat etmeniz gereken kadınlar!

Yazarımızın ellerine sağlık diyelim buradan ve de yorumumuza bir son verelim. 

Yazar: Çiğdem Öz

Okur: Eda Kuzu